28 Ocak 2011 Cuma

yazmadığım 1 yıldan uzun süre içinde hayatımda değişen pek çok şey oldu. first of all, ben artık üniversiteliyim :D nihayet mutlu sona kavuşup ankara'da buldum kendimi. secondly, geçen yıl cidden çok kötüydü. sınava 2. kez hazırlanmanın stresi, gelecekle ilgili bi sürü hayalin sorumluluğu, başkalarına değer vermekten kendimi unutma salaklığım derken ruh gibi dolaşmaya başlamıştım. en kötüsü de, hayat tekrar tekrar anlatmaya çalıştıkça bazı insanların berbatlığını, ben ısrarla onlara güvenip kazık yiyordum. neyse ki gerçek dostluk denilen şey hala ölmemişti, yola devam etmemi sağlayan herkese burdan selam ederim :D onun dışında, küsüp barışmaktan bıktığım zaman iplerin kopması gerektiğini öğrendim, kardeşlik tek taraflı olamazdı çünkü. bunlarla uğraşırken baktım ki sınav gelip çatmış. beklentilerin altında sergilenen bi performanstan sonra kaderimi belirleyecek tercih dönemi sıradaydı. çocuk doktoru olma hayaliyle gaza gelip şu an çok yanlış bulduğum seçimler yaptım, 13. ve son olarak da bilkent endüstri'yi yazdım. heralde bundan sonra okulla ilgili ne olursa olsun şikayet edemem. Allah korusun, 2 soru fazla yapsam bezm-i alem'e gidiyomuşum çünkü :D thirdly, ankara kabuslarımı sona erdirmesi bakımından ilaç gibi geldi. çoğu şey iyi gidiyo şimdilik, nazar değmesin diyeyim. hayatımın daha da güzel hale gelmesi mümkün tabii. geçen gün bi teyze sağolsun, öğüt verme ihtiyacı duymuş olacak ki ''aklınızı derslerinize verin. ahmet yoksa mehmet var.'' dedi. o anda yaşama sevincimi geri kazandım :D sarılıp elini öpmeliydim aslında. pazartesi günü bölüm dersleri başlayacak, biraz korkmakla birlikte çokça heyecanlı ve umutluyum. inşallah herkes için başarılı bi dönem olur, gelişmeleri yazcam :D